didişme

didişme
n. bickering, jar

Turkish-English dictionary. 2013.

Игры ⚽ Поможем написать реферат

Look at other dictionaries:

  • didişme — is. Didişmek işi Ne milletlerarasındaki kanlı anlaşmazlıklar ne siyasi partilerin sinsi ve amansız didişmeleri ne tarih ne ilim... Y. K. Karaosmanoğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • arantı — is. Aranılan çözüm Günlük sorunların dışındaki her arantıyı, her tartışmayı, her merakı küçümseyen bir toplum, siyasetin değişmeyen budalalıklarıyla didişme uğraşını kaybettiği anda kendi gerçek yüzüyle karşılaşırdı. A. Altan …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • didinti — is. Güçlük içinde ve sürekli olarak çalışıp çabalama, didişme Rusya, Fransa, İngiltere ve Avusturya ile o didintiler olmasaydı eserini daha az bir zamanda tarsin ederek halk karşısında da muvaffak olacaktı. Y. K. Beyatlı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • didişebilmek — nsz Didişme imkânı veya olasılığı bulunmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”